EigenLayer’ın TVL’si, Airdrop Politikasının Tepkisi Ortasında 351 Milyon Dolar Düştü

Dijital varlıkların değişken ve çoğu zaman bulanık sularında on yıldan fazla deneyime sahip deneyimli bir kripto yatırımcısı olarak, EigenLayer’a yönelik son iddiaların beni biraz cesaretimi kırdığını ancak tamamen şaşırmadığını itiraf etmeliyim. Kripto dünyası her zaman şüpheli uygulamalarla dolu olmuştur ve görünen o ki bu son olay da bir istisna değil.

Bir kripto yatırımcısı olarak, 16 Ağustos’ta EigenLayer’in şüpheli uygulamaları içerdiği iddia edilen airdrop politikası hakkında raporlar ortaya çıktığında kendimi bir tartışma fırtınasının içinde buldum. Fısıltılar, EigenLayer’ın arkasındaki şirket olan Eigen Labs’ın, platformlarını kullanan projelerden şüphe uyandıracak şekilde önemli miktarda kripto para birimi almış olabileceğini öne sürüyor.

Mevcut bilgilere göre Eigen Labs çalışanlarına Renzo, AltLayer ve ether.fi gibi girişimlerden gelen airdrop tokenlarından bir pay verildi. Dağıtım sırasında bu tokenlerin toplam değerinin 5 milyon dolara ulaşmış olabileceği ve her çalışanın potansiyel olarak yaklaşık 80.000 dolar alabileceği iddia ediliyor. Bu düzenlemenin, EigenLayer içindeki bu projeler için uygun koşullar yaratmanın bir tür telafisi olduğu söyleniyordu.

Çeşitli platformlarda yoğun bir şekilde çalışmış biri olarak, iş uygulamalarından payıma düşenin hayret uyandırdığını gördüm. EigenLayer’in operasyonlarıyla ilgili son haberler bende de eleştiri fırtınası yarattı. Bazı şirketlerin şeffaflık ve ahlaktan ziyade kârı önceliklendirmesi yaygın bir taktik olsa da, bu yaklaşımın herhangi bir platformun gelişmesi için gerekli olan güven ve adaleti baltaladığına kesinlikle inanıyorum. Deneyimlerime göre, kullanıcılarını ön planda tutan ve dürüstlükle çalışan platformlar, yalnızca daha sadık müşteriler çekmekle kalmıyor, aynı zamanda piyasada güçlü bir itibar da yaratıyor. Bu nedenle, EigenLayer’ın güvenilirliğini korumak ve büyümeye devam etmek istiyorsa bu endişeleri derhal ve şeffaf bir şekilde ele alması çok önemlidir.

EigenLayer’ın Yanıtı ve Politika Düzenlemeleri

Bu suçlamalara karşı koymak için EigenLayer, resmi sitesindeki bir blog yazısında bu değişikliklerin öneminin altını çizerek son politika düzenlemelerini vurguladı. Bu yazıda, özellikle airdrop tokenları ile ilgili potansiyel çıkar çatışmalarının üstesinden gelmek için Mayıs ayında politikalarını revize ettiklerini açıkladılar. Yeni düzenlemeler artık şeffaflığı teşvik etmek ve herhangi bir suiistimali önlemek amacıyla çalışanların bu tokenları almasını veya ticaretini yapmasını yasaklıyor.

EigenLayer, projeleri token teslim etmeye zorlamadığını ve çalışanlara verilen tokenlerin en son politikalara uygun olarak yönetildiğini savunuyor. Ancak bu iddialara rağmen, DefiLlama’nın haberine göre platformda kilitlenen değer (TVL) gözle görülür şekilde azalarak 12.653 milyar dolardan 12.302 milyar dolara düştü.

Piyasa Tepkileri ve Gelecek Planları

Kilitli Toplam Değer’deki (TVL) kayda değer düşüş, devam eden airdrop anlaşmazlığına güçlü bir piyasa tepkisi anlamına geliyor; TVL’deki bir düşüş genellikle kullanıcıların fonlarını platformdan çekmesi anlamına geliyor. Bu eylem platformun likiditesini ve genel çekiciliğini etkileyebilir. Bu durum göz önüne alındığında, EigenLayer’ın Ethereum yeniden alım alanı içindeki konumu etkilenebilir.

Bazı zorluklarla karşılaşmasına rağmen EigenLayer kendi alanında önemli bir etkiye sahip olmaya devam ediyor. Özellikle, 2024’ün 2. çeyreğinde yeniden stake etme aktivitesinde %36’lık bir artış yaşandı ve bu da yaklaşık 4,3 milyon Ethereum’un yeniden stake edilmesine tekabül ediyor. Bu büyüme, protokolün kalıcı öneminin ve geçerliliğinin altını çiziyor.

EigenLayer, ileriye dönük olarak İzinsiz Token Desteği adı verilen yeni bir özellik sunmayı planlıyor. Bu ekleme, yeniden alım için kullanılabilecek ERC20 token türlerini genişletecek ve böylece protokolün uyarlanabilirliğini ve güvenliğini artıracak. Bu özelliğin ana ağ lansmanı gelecek hafta yapılacak ve kullanıcı arayüzü desteğinin de üçüncü çeyrekte sunulması bekleniyor.

Bir kripto yatırımcısı olarak Kilitli Toplam Değer’deki (TVL) son düşüşün, DeFi platformlarındaki yönetişim ve şeffaflık sorunlarının önemini vurguladığını fark ettim. Bu engellerin üstesinden gelmek, platformun gelecekteki büyümesi ve rekabet avantajı açısından hayati önem taşıyor çünkü bu hızlı tempolu yeniden alım ekosistemindeki uzun vadeli sürdürülebilirlik buna bağlı.

2024-08-16 17:36